Güneşin, her daim o bulutların ardından parlayacağını bildiğim gibi, senin bir yerlerde gülümsediği bilmekte benim yaşama sevincim...

16 Aralık 2012 Pazar

Gündüzümde Gecemde

Sen kuzey yıdızının parıltısı.
Gözüme ilk ışık düştüğünde,
Aklıma ilk düşen sensin,
Toroslar kırmızıya boyandığında ilk merhabamı duyan sensin.

Dağların arkasına saklandığında kızıl güneş,
Cennet yüzlü güzel mehtabı seyre çıkmaz mı?
Ilık esen rüzgar gülüsemeni bülbüllere fısıldadığında,
Gecenin koynunda huzur bulunmaz mı?

Zülfikarı bilenlerdenim, yaradılanları sevenlerdenim,
Yaradan ın sende özendiğini bilenlerdenim.
Kirpiği kaşına değen güzel,
Ceylan gözlerine kurban olanlardanım...

9 Ekim 2012 Salı

Yaz Bahçesi

Yemyeşil bir ovaydı gönlüm,
Tek bir çiçek açmamış.
Sana olan sevgimi fırsat bildim,
Tarh tarh çiçek ektim, umut ektim.
Ey güneşim, ayçiçeği misali her gün sana yüzüm döndüm.

Bir gün çiçekleri koparıp sana vermek istedim,
Bilmedim umutlarımı kopardığımı.
Razıydım dönseydi gönül bahçem çöle,
Mecnun demezlerdi namıma,
Çünkü bir Leylam yoktu cihanda.

Bilakis dostluğunla büyüdüm biliyorum ama, 
Gönlüm hala bir çocuk bahçesi..



12 Ağustos 2012 Pazar

Seni gördüğümde sevdiğim,
Kendimi düşünüyorum hangi hakla seni seviyorum,
Biliyorum bencillik ediyorum.

Eskiden karafırınlarda yapılan ekmeğin,
İçine katılan has tereyağı olurdu,
Eriridi bir güzel, tamamlarlardı birbirlerini eşsiz olurdu.

Seni her gördüğümde sevdiğim,
Sanki gözbebeklerim eriyip güzelliğinden,
Ruhumu endamınla besliyormuş gibi hissediyorum.

Gülüşün kalbimi bir volkanın merkezine çevirmeye yetiyor,
Yanında durmak bile ellerimi titretiyor.
Gözlerinin içine bakmak ne güzel bir dua,
Bu mücevherleri yaradana.

27 Temmuz 2012 Cuma

Fall İn Love

Ne papatya falında nezaketin,
Ne çingenenin dilinde zerafetin,
Gülüşünle açan her bir gülün tomurcuğuna öten bülbülün şarkısında güzelliğin.

Şafak vaktinde en koyu karanlık korkutmaz artık beni,
Seni gördüğümden beri güneşli günlerimin seher yeli.

Herkesin var bir ömrü,
Ama buna hayat verecek var mı kimsesi.
Gel ey seher yelim her şafakta günüme, ömrüme hayat ver,
Teşekkür ederim sana aşık olmama izin verdiğin için,
İzin verdiğin bu en güzel duyguyu yaşayabildiğim için.

1 Nisan 2012 Pazar

(BEN & BEN & ÖLÜM)

Kendimle konuşuyorum sık sık. Bu konuşmalardan sonra, bazen rahatlıyorum bazen geriliyorum bazen korkuyorum bazen de boşluğa dalıyorum. Geçen yine konuştum kendi kendime
-ölüm nedir??? dedim
* Cevap veremedim önce daldım odamdaki pencereden dışarıya. Ailemi sevgilimi ve arkadaşlarımı düşündüm. Sonra tekrar sordum kendime.
-ölüm nedir???
*cevabı kendi kendime iç cekerek verdim.
___yaşamaktan sıkılmaktır. zevklerden vazgeçmektir. Sevdiklerimden ailemden arkadaşlarımdan vazgeçmektir. Dahası duygulardan kurtulmaktır.
-ölümü seçmek istermisin??? dedim
*Kendime , kendi kendime soru sorup cevaplarken buldum bir anda. Devam ettim kendimle olan bu sohbete sonra.
 ___"Neden olmasın....." dedim ilk başta
sonra
___hic acı cekmemek ölümse eğer ölmek isterim. Ama mutluluk duygusunu kaybetmek istemiyorum sevilmenin verdiği duguyu kaybetmek istemiyorum değer verdiğim insanların beni sevdiğinde tatdığım duyguyu kaybetmek istemiyorum. gülmeyi seviyorum.. beni güldüren insanları seviyorum bana değer veren insanlarıda seviyorum . Sevmek sevilmek büyük bir duygu ise ve ölmek duygulardan kurtulmak ise ölmek istemiyorum.
*kendi kendime ölmek istemediğime karar verdim ve güldüm...
kendimi rahatlattım birilerinin beni sevdiğini düşündüm ve onları sevdim. "belki sevmiyorlardır .. ama olsun ben onları yine de seviyorum" dedim.

sonuç
insanlar bazen acı ceker o kadar çok acı cekerki ölmek isterler. Ama yanlarında değerli olduğunu ve mutluluğu hissettiren insanlar varsa  .....
yarını görebilmek ve ne istediğini bilmek sorun .
herşeye rağmen yinede" ölümün olduğu yerde daha ciddi ne olabilirki" sayın okuyan ....

6 Ocak 2012 Cuma